3 Şubat 2013

"..Yükseldim, yükseldim. Hayal kurdum ve düşündüm. Fakat hepsi beni sıkıştırdı. En acı işlencelerle yorulmuş  fakat daha kötü bir rüya ile uyandırılmış bir hastaya benzedim.

Fakat bende bir şey var ki adına cesaret diyorum. Bu şimdiye kadar bendeki her neşesizliği öldürmüştür. İşte bu cesaret, bana sessizlikte şunu söyletti: "Cüce, ya sen, ya ben!"

Cesaret en iyi öldürücüdür. Saldıran cesaret. Çünkü her saldırışta bir cümbüş vardır.
İnsan en cesur hayvandır. Bütün hayvanları bununla yenmiştir. İnsan bu cümbüşle her acıyı yenmiştir. İnsan acısı en derin acıdır.

Cesaret uçurumlardaki baş dönmesini de yener. İnsan nerede uçurumda değil ki? Görmek bile uçurumları görmek değil midir?

Cesaret en iyi öldürücüdür. Cesaret acımayı da öldürür ve acıma, en derin uçurumdur. İnsan hayatı ne derinlikte görürse, acıya da aynı derinlikte bakar.

Cesaret ve saldıran cesaret en iyi öldürücüdür. O ölümü de öldürür. Çünkü o der ki: "Hayat bu muydu? Pekiyi öyleyse bir daha."

Bu özdeyişte çok güzel bir cümbüş vardır. Kulağı olan işitir."

     Çehre ve Bilmece Üstüne, Böyle Buyurdu Zerdüşt / Friedrich Nietzsche